Şeker (Diyabet) Hastalığı Polisliğe Engel Mi?
Şeker hastalığı (diyabet), polislik mesleğine başvuruda bulunan adaylar için genellikle engel teşkil etmektedir.
Emniyet Teşkilatı Sağlık Yönetmeliği’ne göre, diyabet hastalığı olan bireyler polislik görevlerini yerine getirmede zorluk yaşayabileceğinden, başvuruları kabul edilmemektedir.
Bu durum, diyabetin yol açabileceği uyku isteği, halsizlik, yorgunluk, bulanık görme ve yaraların geç iyileşmesi gibi semptomların, polislik mesleğinin gerektirdiği fiziksel ve zihinsel yeterliliklerle bağdaşmamasından kaynaklanmaktadır. Dolayısıyla, diyabet hastalığı polisliğe engel olarak değerlendirilmektedir.
Diyabet Tanısı Alan Polis Memurları Görevine Devam Edebilir mi?
Diyabet tanısı alan polis memurlarının görevine devam edip edemeyeceği, tanının tipi ve hastalığın ilerleme durumuna bağlı olarak değişiklik gösterebilir. Emniyet Teşkilatı Sağlık Yönetmeliği’ne göre, diyabetin kontrol altına alınamayan türleri genellikle mesleki yeterliliği olumsuz etkileyebilir. Bununla birlikte, Tip 2 diyabet gibi kan şekeri kontrolü düzenli olarak sağlanabilen durumlarda, polis memurları sağlık şartlarını yerine getirdikleri sürece görevlerini sürdürebilir.
Ancak, polislik mesleği fiziksel dayanıklılık, uzun süreli dikkat ve anlık müdahale gerektirdiği için diyabetin neden olabileceği komplikasyonlar (hipoglisemi, görme sorunları, yaraların geç iyileşmesi gibi) ciddi risk oluşturabilir. Bu gibi durumlarda memur, sağlık kurulunun kararıyla idari görevlere yönlendirilebilir. Sonuç olarak, diyabet tanısı, her durumda meslekten ayrılmayı gerektirmese de görev türünü etkileyebilir.
Hipoglisemi ve Polislik: Görev Sırasında Riskler
Hipoglisemi, kan şekeri seviyesinin aniden düşmesiyle ortaya çıkan bir durumdur ve polislik gibi fiziksel ve zihinsel dayanıklılık gerektiren bir meslek için ciddi riskler taşıyabilir. Görev sırasında hipoglisemi yaşayan bir polis memuru, baş dönmesi, bulanık görme, titreme, konsantrasyon kaybı ve hatta bilinç kaybı gibi semptomlar gösterebilir. Bu tür durumlar, özellikle tehlikeli olaylara müdahale sırasında, memurun kendi güvenliğini ve kamu güvenliğini tehlikeye atabilir.
Ayrıca, hipoglisemi krizleri, uzun süreli vardiyalar, düzensiz yemek saatleri ve yoğun fiziksel aktiviteler nedeniyle daha sık tetiklenebilir. Polis memurlarının görev sırasında düzenli kan şekeri kontrolü yapmaları, acil durumlarda hızlıca tüketebilecekleri glikoz kaynaklarını yanlarında bulundurmaları ve stres yönetimine dikkat etmeleri büyük önem taşır. Bu önlemlerin alınmaması, polislik mesleğinin gerektirdiği ani karar alma ve hızlı müdahale yeteneğini olumsuz etkileyebilir.
Bu nedenle, diyabet veya hipoglisemi riski bulunan memurların durumu, sağlık kurulları tarafından dikkatle değerlendirilir ve gerektiğinde idari görevlere yönlendirilmeleri sağlanır. Bu yaklaşım, hem memurun sağlığını korumayı hem de görev sırasında oluşabilecek riskleri en aza indirmeyi amaçlar.